TİYATRO SAHNESİNE YANSIYAN GÖÇ
Salih Aykut Özen
Tarihsel bağlamda hep var olan fakat yakın dönemde canlı örneklerine çok kez şahit olduğumuz bireysel ve kitlesel göçler çok farklı yönleriyle etkilerini beraberinde getiriyor. Odağında insani değerlerin olduğu göçlerin; ekonomik, sosyal ve kültürel etkilerine vurgu yapılır. Yüzeysel bağlamda bu üç kavram vurgulansa da bu başlıkların alt kırılımlarında onlarca farklı konu başlığı sıralanabilir.
Birleşmiş Milletler Göç Kuruluşu IOM’ın terminolojisine göre geniş bir tabirle göç, “Bir kişinin veya bir grup insanın uluslararası bir sınırı geçerek veya bir devlet içinde yer değiştirmesidir. Süresi, yapısı ve nedeni ne olursa olsun insanların yer değiştirdiği nüfus hareketleridir. Buna, mültecilerin, yerinden edilmiş kişilerin, ekonomik göçmenlerin, aile birleşimi gibi farklı amaçlarla hareket eden kişilerin göçü de dâhildir.” şeklinde tarif edilmiştir. Her ne olursa olsun veya her ne gerekçeden gerçekleşirse gerçekleşsin, insanın doğup büyüdüğü yerleri, acısını ve sevincini, kurduğu hayallerini, geçmişini bırakarak aslında bilinmezliğe olan bir yolculuğudur göç. En temelinde yaşanılan coğrafyadan bambaşka ve yabancı bir kültüre geçiş sürecidir.