MİMESİSDEN TRANSHÜMANİZME
Ekrem Arslan
1964 yılında işlenen Kitty Genovese cinayeti, yalnızca toplumu derinden sarsmakla kalmamış, bilim dünyasını da harekete geçirmiştir. New York şehrinin ortasında bir gece vakti yarım saate yakın şiddet gördükten sonra öldürülen Kitty’nin uğradığı bu kan donduran olaya en az 38 kişinin tanıklık ettiği tespit edilmiş. Bahsi geçen tanıklar, maktule yardım etmedikleri gibi polisi ya da sağlık görevlilerini de aramamış, hiçbir şey yapmamayı tercih etmişler. Ertesi gün çıkan gazeteler, manşetlerinde olayı “Sessiz Kalan Çığlık” olarak tanımlamış.
Genovese Sendromu olarak da tarihe geçecek bu olay üzerine yapılan bilimsel araştırmalar, yalnız olmadığının bilincinde olan insanların, şahit oldukları ya da içinde bulundukları olaylar karşısında yalnız olduklarından daha farklı tepkiler verdiklerini ortaya koymuştur. “Bystander effect” olarak isimlendirilen bu kavram, “seyirci kalma etkisi” olarak Türkçeleştirilebilir.
“Seyirci kalma etkisi”ni daha iyi anlamak için sosyal-psikoloji alanında çeşitli deneyler yapıldı. Bunlardan biri olan “Dumanlı Oda Deneyi” (Smoke Filled Room Experiment) durumu anlayabilmemiz için öne çıkmaktadır. Bu deneyde, iş görüşmesi için bir odaya alınan durumdan habersiz denek, yalnız başına önündeki evrakları doldururken içeriye duman dolmaya başlıyor. Bir süre durumu anlamaya çalışan denek hemen odayı terk ediyor. Aynı deney başka bir denekle yeniden tekrarlanıyor. İlk deneye göre bir değişiklik yapılıyor. Artık yeni denek, görüşme odasında yalnız bırakılmıyor ve yanına deney ekibinden 5 kişi dâhil ediliyor. Odaya yeniden duman veriliyor. Denek tehlikeyi sezmesine rağmen odadaki 5 kişi normal bir şekilde önlerindeki evrakları doldurmaya devam ediyor. Bunun üzerine denek odadaki çoğunluğa uyuyor ve tehlikeyi görmezden gelerek odada kalmaya devam ediyor.
Seyirci kalma etkisi, insanın fıtratında olan ve eski dönemlerden beri, insanın manipülasyonu için kullanılan bir yöntem. Bunu Antik Yunan tiyatrolarından beri görebiliyoruz. Mimesis gibi bir kavramla hayatın taklidini sahneye taşıyabilen tiyatro, özdeşleşmeyi kurduğu oyunlar üzerinden de insanlara bir katarsis yaşatıyor. (…)