MENÜDE LİBRETTO

Pınar Aydın O'Dwyer

Tiyatro eserleri ilk aşamada bir “metinden (tekstten)” yola çıkılarak yaratılır. Sinemada benzer metne “senaryo” adı verilirken şarkılarda güfte ile beste söz konusudur. Opera ve balede hem konu hem mizansen hem de güfte ile besteden oluşan bu ana metin için “libretto” terimi kullanılır. 

Libretto Sofrası

Librettonun yaratılış yöntemini ve içeriğini yemek sofrası metaforuyla düşünebiliriz. Genellikle opera ve baleye önce metin yazılarak başlandığı için libretto yazarına aşçıbaşı, onun yaptığı yemekleri müzikle süsleyip servis eden besteciye şef garson unvanı denk düşebilir.

Önce yemeğin öğününe ve amacına bakmak gerekir. Kahvaltı mı edilecek, akşam yemeği mi yenilecek, yani konu ne üzerine olacak? Çağdaş bakış açısıyla, konu aşk öyküsüyse diyelim kahvaltı, konu savaş ve dram ise diyelim akşam yemeği gibi düşünerek işe başlanabilir. Kahvaltı daha hafif ve nispeten az pişmiş, hazmı kolay besinlerden oluşur. Aşk öyküleri de kahvaltı gibi doğal insan ilişkilerine dayandığından söz ve müzik doğal yolla pişmiş kolay anlaşılır romantik ifadelere dayanır. Yine de içinde daima nispeten sert bir besin olarak ekmek, yani bu aşkın önüne çıkan bir engel üçüncü kişi ve sevgililerin birbirlerini yanlış anlaması veya uzak düşmesi yani işleri karıştıran bir yumurta içermelidir. Klasik dönem ve öncesinin bakış açısıyla sade öğünler, ait olduğu kültürün mutfağının (İtalyan, Fransız, Rus, vb.) basit bir arketipini temsil eden (kötü adam, cadı asil prens, masum prenses, saf çocuk, satıcı, vb.) karakterleri içerir.

Günümüzde akşam yemeği ise özenle hazırlanmazsa ve iyi pişirilmezse bir drama dönüşebilir, iyi yaratılmamış dramatik bir operada olduğu gibi! Ne de olsa romantik dönem ve sonrasında yaratılan katmanlı konulu komplike yemeklerin opera karakterleri de psikolojik analize layık rollerdir.

(…)

devamı için ABONE OL