GAZZE’YE MEKTUPLAR

[Hazırlayan-Çeviren: Mehmet Selim Özban]

 

Her sayımızda Ashtar Tiyatrosu’nun 2010 yılından beri sürdürdüğü Gazze Monologları’ndan birine yer veriyor, gazamonologues.com’daki güncel çağrıları sizlerle paylaşıyoruz. Geçen sayımızda dünyanın her yerinden gönüllülerce birçok dile çevrilen metinlerin yenilerini Yeni Gazze Monologları adıyla Arapça ve İngilizce olarak yayımlandığını duyurmuştuk. Son olarak Ashtar Tiyatrosu, 29 Kasım 2024’te başlattığı çağrıyla Gazze Monologları’nın yeni bir aşaması olan Gazze’ye Mektupları (Letters to Gaza) duyurdu. Gazze’ye Mektuplar, dünya çapında bir katılımla çeşitli ülkelerdeki birey ve gruplardan 100’ün üzerinde içten katılım aldı. İnsanlar Gazze için yazdığı şiirleri, mektupları, yaptığı resimleri kör ve sağır bir dünyaya duyurmak için paylaştılar. 

Gazze Monologları’nın ve Gazze’ye Mektuplar’ın tamamına gazamonologues.com adresinden ulaşabiliyor. Filistinlilerin sesini Gazze Monologları aracılığıyla duyurmak isteyenler metinleri çevirerek, seslendirerek veya bir performans dâhilinde sunarak destekleyebiliyor. Şimdi köşemizde Gazze’ye Mektuplar için Ashtar Tiyatrosu’nun yazdığı sunuşu paylaşıyor ve Megan Choritz’in “Gazze’nin Mavi Çocuğuna Mektup”unu sizlere sunuyoruz. Gazze Monologları köşemiz, önümüzdeki sayıda Gazze’ye Mektuplar ile devam edecek.

* * * 

“Gazze’ye Mektuplar, dünyadan yükselen bir koro—adaletsizlik karşısında sessiz kalmayı reddeden seslerin birleşimi. Bu mektuplar, Gazze’nin insanlarına, acılarına, sokaklarına ve dirençlerine yazılmıştır.

Şiir, çizim, şarkı ve düzyazı gibi farklı biçimlerde karşımıza her bir mektup, bir dayanışma eylemi, bir empati sunumu ve umuda adanmış bir taahhüttür.

29 Kasım 2024’ten itibaren bu sözler okundukça, söylendikçe ve paylaşıldıkça, Gazze’nin hikâyesini sınırlarının ötesine taşıyacak ve empatinin eylemin merkezinde kalmasını sağlayacaktır. Bu mektuplar, dünyaya, insanlığın nasıl var olmaya devam ettiğini, cesaretin nasıl sürdüğünü ve adaletin nasıl talep edilmesi gerektiğini hatırlatacaktır.

Bu mektupları yazanlara ve ses verenlere—bu ortak hatırlama, direnme ve hayal kurma eyleminin bir parçası olduğunuz için teşekkür ederiz.” 

* * * 

GAZZE’NİN MAVİ ÇOCUĞUNA MEKTUP 

Megan Choritz

 

Gazze’nin Mavi Çocuğu,

Sen asla o renkte olmamalıydın. İlk doğum gününü görmeden ölmemeliydin. Adınla çağrılmalıydın ama ben asla bilemeyeceğim adını. Artık kimse söyleyemez, çünkü seni seven herkes öldü. Sen mavisin, çünkü yaşam senden çekip alındı.

Bu mektubu sana yazıyorum, Gazze’nin mavi çocuğu, çünkü sen bombalarla paramparça edilmiş, kanlar içinde kalmış, molozların altında ezilmiş, keskin nişancı tüfeğiyle vurulmuş, sakatlanmış, yok edilmiş on binlerce çocuktan biri olsan da ölene kadar aklımdan çıkmayacak olan görüntü seninki. Küçücük bedenin, kusursuz yüzün, başın, tombul küçük ellerin… Seni hatırlayacağım, sıcak mavi giysilere sarılmış bedenini… Seni kurtaramayan anne-baba olmanın dehşetini ve çaresizliğini hayal ediyorum. Tek suçun sana sırtını dönmüş bir dünyada hayatta olmaktı. Bunun bedelini en ağır şekilde ödedin. Ve ben, senin katledilmeni önlemek için hiçbir şey yapamadım, çok üzgünüm.

Dün, Cape Town sokaklarında yürüyen çocuklar gördüm. Gülüyorlar ve dondurma yiyorlardı. Hayattaydılar ve bunun ne anlama geldiğini bilmiyorlardı bile, neden bilsinler ki? Sadece sokakta yürüyüp gülebilmenin ne demek olduğunu düşünmeleri gerekmiyordu. Ama ben seni düşündüm, Gazze’nin mavi çocuğu, senin bunları asla yapamayacağını. Bunu düzeltmek için yapabileceğim hiçbir şey yok, senin hayatını geri verecek hiçbir cümle yok. Yapabileceğim tek şey, senin yaşama hakkın için savaşmaya devam etmek, seni öldürmüş olsalar bile, Gazze’nin kıymetli mavi çocuğu.

Gülümsemeni düşünüyorum. Bir mama sandalyesinde oturup kahvaltı ettiğini, yavaşça uykuya daldığını… Sonra senin öldürülmeni haklı bulan ülkeleri düşünüyorum. Asla unutmayacağım. Asla affetmeyeceğim. Şunu bil, Gazze’nin mavi çocuğu: Ölümün, cinayetin, mavi bedenin, düşüncelerimi sarsılmaz kılıyor. Filistin özgür olacak. Nehirden denize kadar.

 

ABONE OL